Az Aktif Mesane
Nedir, Ne kadar yaygındır?
Az aktif mesane (underaktif mesane) halk arasında tembel mesane olarak da bilinen mesane kasındaki kasılmanın boşaltım sırasında yetersiz olmasıdır. Gücü ve kasılma süresi azalmış olan detrüsör kası, mesanenin yavaş ve daha uzun sürede boşalmasına neden olmaktadır. Aynı zamanda bu yetersizlik mesanenin tamamen boşaltılamamasına da neden olmaktadır.
Az aktif mesane genellikle nadir görülen bir durumdur ve alt üriner sistem semptomu nedeni ile değerlendirilen, anatomik ve nörolojik olarak normal çocukların yaklaşık %8’inde görülür.
Az aktif mesane, çocukların idrarını uzun süreli tutmasına bağlı olarak davranışsal kaynaklı olarak veya uzun süren disfonksiyonel işeme sonrası geliştiği düşünülür. Mesane çıkış direncinin devam etmesiyle detrüsör kasılma yeteneğinin bozulmasıdır.
Bir diğer neden ise mesane dolum hissinde azalma olabilir. Mesaneye dolan idrar miktarını algılayamayan çocuğun mesanesindeki kas tabakası giderek genişler.
- Az idrara çıkma
- İdrar kaçırma
- İşemenin başlatılmasında tereddüt
- Kesikli işeme
- Zayıf ve yavaş idrar akışı
- Mesaneyi boşaltmak için itme ve zorlama ihtiyacı
- Uzun işeme süresi
- Mesaneyi tam boşaltamama hissi
- İdrar yolu enfeksiyonları
- İdrar yaptıktan sonra ikinci kez idrar yapma isteği
- Mesane doluluk hissinde azalma
- Hikaye Alınması: Çocuğun semptomlarını anlamak ve tanı koymak için ayrıntılı hikaye alınması gereklidir. Hikaye alınırken çocuğun gün içinde yaşadığı sorunlar, mesane alışkanlıkları ve kullandığı ilaçların ayrıntılı bir şekilde belirtilmesi istenir.
- İdrar Tahlili ve Kültürü: Kandaki kreatinin ve üre düzeyinin bakılmasının yanı sıra idrar içinde tahliller önemlidir. Enfeksiyon varlığının araştırılması için idrar kültürüne bakmak gerekmektedir.
- Fizik Muayene: Pelvik taban kaslarının fonksiyonelliğini değerlendirmek için gereklidir. Ayrıca perine bölgesindeki dokunun, abdominal bölge kaslarının, core stabilizasyon kaslarının, solunumun ve diğer çevredeki yardımcı kasların değerlendirmesi yapılır.
- Nörolojik Muayene: Nörolojik muayenede; refleksler, duyu ve istemli pelvik taban kas kasılmasına bakılmaktadır.
- Üroflovmetri: İşeme sırasındaki idrar akış hızı, süresi ve idrar miktarının ölçülmesi açısından yapılır. Bu test sonrasında mesanede kalan idrar miktarının ölçülmesi de önemlidir.
- Mesane ve Bağırsak Günlüğü: Mesane ve bağırsağın çalışma düzenini anlamak için bu günlükler önemlidir. 2 günlük mesane günlüğü ile tükettiği ve çıkardığı sıvı miktarlarının, işeme sıklığının ve saatlerinin not edilmesi gerekir. Bağırsak günlüğünde ise Bristol Dışkı Ölçeğine göre bir haftalık bir dışkı tipi, sıklığı, dışkı kaçırma ve karın ağrısı şikayeti ile tuvalete gitme gibi durumların not edilmesi gerekir.
- EMG’li Pelvik Taban Kas Aktivasyon Ölçümü: Fiziksel muayenede yapılan değerlendirmenin daha objektif veriler sunması açısından pelvik taban kaslarının hareketi ve işlevselliğini değerlendirmek için yüzeyel elektrotlarlarla EMG ölçümleri yapılmaktadır. Pelvik taban kaslarının kasılma ve gevşeme yeteneği hakkında bilgi verir.
- Temiz Aralıklı Kateterizasyon (TAK): Az aktif mesane sonucu artan mesane hacmi tam boşaltılamayarak içeride idrar kalmasına neden olmaktadır. Bu durumda TAK kullanımı tavsiye edilebilir.
- İlaç Kullanımı: Doktor tarafından verilen alfa-blokerler kaslara etki ederek idrarın çıkışının kolaylaştırılmasını amaçlar. Eşlik eden idrar yolu enfeksiyonu varsa buna yönelik de ilaç kullanılır.
- Biofeedback Tedavisi: Pelvik taban kas rehabilitasyonu ile kombine olarak biofeedback kullanımının etkinliği artırdığı bilinmektedir. Biofeedback kaslardan aldığı aktivasyonu görsel ve işitsel uyaranlara dönüştürerek çocukta vücut algısını geliştirir. Bu sayede pelvik taban kaslarının gerektiğinde kasılması gerektiğinde gevşemesi öğretilmiş olur. İşeme ve dışkılamanın fizyolojik süreçlerinin nasıl işlediği konusunda farkındalık geliştirmiş olur.
- Mesane Eğitimi: Çocuğun doğru bir işeme düzeni oluşturması için alışkanlıklarını değiştirerek sağlıklı bir mesane rutini oluşturmak amaçlanır. İdrar ve kaka saatleri düzenlenerek bu rutin oluşturulur. Aile eğitimi de bu durumda çok önemlidir.
- Davranışsal Eğitimler: Günlük alınan sıvı miktarının çocuğun yaşına göre ayarlanması, kabızlığa yönelik beslenme önerileri, tuvalette oturma pozisyonunun öğretilmesi, mesaneye zararlı yiyecek ve içeceklerin kısıtlanması gibi uygulamalar ile yaşam tarzı değişiklerine gidilir.
- Pelvik Taban Kas Rehabilitasyonu: Danışmanlık sürecinde pelvik taban fizyoterapistlerince pelvik taban ve pelvik tabana yardımcı kas ve iskelet sisteminin bütüncül bir yaklaşımı içerir. Her çocuğa özgü olarak değişmekle beraber manuel uygulama ve egzersiz yaklaşımlarını içerir.
Öncelikli olarak şubelerimize başvuran her danışanımızdan alanında uzman ve tecrübeli bir ekip tarafından ayrıntılı bir hikaye alımı ve fizik muayene gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda danışanlarımızın pelvik taban kaslarının kuvveti ve işleyiş mekanizmaları pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından değerlendirilmektedir.
Bunun yanı sıra danışanımızın pelvik taban kasları ile bağlantılı olan kor kaslarını, solunum kasları ve postürleri de değerlendirip kişiye özgü egzersiz programımızı hazırlıyoruz.
Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan ilk seansımızda danışanlarımıza sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimi (üroterapi) veriyoruz. Üroterapi seansı içerinde günlük yaşam alışkanlıkları, tuvalet alışkanlıkları, beslenme alışkanlıkları ve de izlenecek olan yol haritası hakkında bilgilendirmeler ve düzenlemeler yer almaktadır. Takiben ikinci seansımız da ise yine pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanan pelvik taban kas rehabilitasyonuna başlıyoruz. Uyguladığımız pelvik taban kas rehabilitasyon seanslarında solunum egzersizlerini, manuel terapi yaklaşımlarını, elektroterapi uygulamalarını, biofeedback eşlikli pelvik taban kas eğitimini ve klinik egzersizleri yaklaşımlarından oluşan kombine fizyoterapi yaklaşımlarını kullanıyoruz. Danışanımızın pelvik taban kaslarını fark etmesi ve doğru çalıştırabilmesi için birebir kas eğitimini desteklemek amacıyla teknolojik ekipmanları seanslarımıza dahil ediyoruz.
Seansların gidişatı, kişinin ihtiyacına yönelik olarak şekillenmekle birlikte danışanın kaç seans alacağı ve seansların ne kadar uzun süreceği danışanın sürece olan cevabın durumuna göre değişmektedir. Rehabilitasyon merkezli seanslarımızın “kişiye özel” olmasına çok önem veriyor o nedenle her danışanımıza özel bir yaklaşım sunuyoruz. Başarı oranlarımızın bu denli yüksek ve kalıcı olmasını da bütüncül yaklaşım anlayışımıza borçluyuz.
Çocuklarda her ne kadar uzun aralıklarla tuvalete çıkmaları sorun olarak görülmese de arkasında büyük bir sorun yatıyor olabilir. İleriki dönemlerde mesane işlevini kaybedebilir. Çocuk sağlıklı bir işeme yapamayabilir. Mesane kasının çalışması bozularak sfinkter ile arasındaki uyum bozulabilir. Basit gibi görünen bu durum mesanenin hacminin olduğundan daha fazla genişlemesiyle sonuçlanarak taşma tipi idrar kaçırmalara sebep olabilir. Büyük mesane hacminin boşaltımında zorluklar yaşanabilir ve tam boşaltılamayan idrar enfeksiyonlara neden olabilir. İçeride kalan idrar bir süre sonra böbrekleri de etkiler ve daha büyük sorunlar doğurabilir.
Az aktif mesane nedir?
Az aktif mesane (underaktif mesane) halk arasında tembel mesane olarak da bilinen mesane kasındaki kasılmanın boşaltım sırasında yetersiz olmasıdır. Gücü ve kasılma süresi azalmış olan detrüsör kası, mesanenin yavaş ve daha uzun sürede boşalmasına neden olmaktadır. Aynı zamanda bu yetersizlik mesanenin tamamen boşaltılamamasına da neden olmaktadır.
Günde kaç kez idrar yapma normal kabul edilmektedir?
Gün içerisinde aldığı sıvı, tükettiği yiyecekler ve fiziksel aktivite düzeyi ile idrara çıkma sıklığı çok yakından ilişkilidir. Kişiden kişiye değişmekle beraber ortalama olarak günde idrara çıkma 5 ile 7 kez arasındadır. 3’ten az ve 8’den fazla idrara çıkıyorsanız bir sağlık profesyoneline başvurmanız gerekebilir. 3 defadan az idrara çıkma durumunda az aktif mesane açısından değerlendirilmesi uygun olacaktır.
Çocuğumun az aktif mesane olduğunu nasıl anlarım?
- Çocuğunuzda erteleme davranışı ile beraberinde az idrara çıkma gibi bir durum varsa,
- Sürekli sızıntı şeklinde idrar kaçırma yaşıyorsa,
- Tuvalete oturduğunda işemeyi bir türlü başlatamıyorsa, tereddüt yaşıyorsa
- Çok fazla sıkıştığı halde kesikli işeme yapıyorsa,
- Zayıf ve yavaş idrar akışı varsa,
- Mesaneyi boşaltmak için itme ve zorlama ihtiyacı duyuyorsa,
- Uzun işeme süresi varsa,
- İşeme sonrasında mesaneyi tam boşaltamama hissi yaşıyorsa,
- İdrar yaptıktan sonra ikinci kez idrar yapma isteği geliyorsa,
- Sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları yaşıyorsa,
- Mesanesinin doluluğunu hissedemiyorsa çocuğunuzun az aktif mesane açısından değerlendirilmesi uygun olacaktır.
Az aktif mesanede böbrekler etkilenir mi?
Az aktif mesanede mesane kapasitesi aşırı artmış şekilde karşımıza çıkmaktadır. Bunun sonucunda büyük hacimli idrarı boşaltmada zorluk yaşanır. İçeride bir miktar idrar kalabilmektedir. İçeride kalan idrar geri doğru kaçarak böbrekleri etkileyebilmektedir. Böbrekleri etkilemeden önce sık geçirilen idrar yolu enfeksiyonları da bu durumun habercisi olabilir.
Az aktif mesanede işeme saatlerine uyum neden önemlidir?
Az aktif mesaneye sahip çocuklar uzun aralıklarla tuvalete çıkmaktadırlar. Mesanelerinin doluluğunu hissetmekte zorlanabilmekteler. Bu yüzden tedavide işeme saatleri düzenlemesine gidilerek çocuğun tuvaleti olsa da olmasa da tuvalette o saatlerde oturması istenir. Bunun sebebi mesane eğitimini sağlamaktır. Doğru mesane eğitimi ile idrar tutma alışkanlığı yenilir ve mesane kapasitesinin normale dönmesi amaçlanır.