Levator Ani Sendromu (Aşırı Aktif Pelvik Taban Kasları)
Nedir, Ne kadar yaygındır?
Levator ani kası pelvik tabanı oluşturan en önemli yapıdır. Bu kas mesane çıkışı dediğimiz üretra, vajina ve rektum dediğimiz kalın bağırsağın son noktasındaki kısma hem kapakçık hem de destek görevi sağlar.
Levator Ani Sendromu (LAS) ise pelvik taban kaslarının altta yatan herhangi bir patoloji veya travma ile açıklanamayan, sıklıkla anüs ve kalın bağırsağın son noktasında sık aralıklarla tekrar eden kronik bir ağrı, basınç, rahatsızlık hissi ile pelvik taban kaslarının spazmına bağlı aşırı aktivitesi olarak açıklanır.
Levator Ani Sendromu’nun toplumda görülme oranının %6 olduğu ve kadınlarda erkeklerden daha yaygın olduğu yapılan çalışmalarda bildirilmiştir. Etkilenen danışanların genelde 30-60 yaş aralığında olduğu söylenirken 45 yaşın üstünde görülme oranının azaldığı görülmüştür.
Levator Ani Sendromu’nun kesin nedeni bilinmemektedir. Risk faktörleri olarak önceden geçirilmiş pelvik, anal veya spinal cerrahi sıralanabilir.
Pelvik tabanda dinlenme sırasındaki sürekli bir kas spazmı ile pelvik tabanı gevşetememenin büyük ölçüde sebep olduğu düşünülmektedir. Dışkılama sırasında anüs çevresindeki Levator ani kasını oluşturan kasların koordineli olarak kasılıp gevşeyememesi ile ilişkili olabilir.
Anksiyete ve depresyon gibi psikolojik bileşenlerin yanında semptomların başlamasında tetikleyici olarak stresin önemli bir faktör olduğu bilinmektedir.
- Rektumda ya da vajinada derin künt, donuk bir ağrı ve basınç hissi
- 30 dakika veya daha uzun süren ağrı periyotları
- Uyluk ve kalçaya yansıyan ağrı
- Rahatsız bir şeyin üstünde oturuyormuş hissi
- Bağırsak hareketleri ve uzun süre oturma ile artan ağrı
- Dışkılama ile artan ağrı ya da kabızlık
- Pelvik taban kaslarında ağrı ve spazm
- Cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında ağrı
Belirtilerin tanıdan en az 6 ay önce başlangıçlı olması ve son 3 ay her hafta bir gün yaşanmış olması kriter alınmaktadır.
Levator Ani Sendromu’nu; koksidini (kuyruk sokumu ağrısı), kronik pelvik ağrı, anal fissür, rekto-anal prolalpsus (bağırsak sarkması), hemoroid, prostatit gibi diğer durumlardan ayırmak için bazı tanı yöntemleri uygulanır.
Endoskopi, kolonoskopi, ultrasonografi, MR gibi görüntüleme tekniklerinin yanında kabızlığı olan bireylerde dışkılama bozukluklarını belirlemek için manometre gibi tanı araçları kullanılmaktadır.
Değerlendirmenin ilk ve en önemli basamağı ise diğer durumları dışladıktan sonra ayrıntılı bir hikaye alımıdır. Bireyden burada ağrısı hakkında detaylı bilgiler tarif etmesi istenir. Bireyin postürü, yürüyüşü ve oturması ile günlük yaşam aktiviteleri sorgulanır.
Bir diğer tanı ve değerlendirme yöntemi ise levator ani kasının muayene edilmesidir. Muayene sırasında gergin bir kas hissedilirken ağrı ve rahatsızlık hissi oluşur. Ayrıca pelvik taban fizyoterapistlerince perine bölgesindeki herhangi bir cerrahi varlığı, yara izi, duyu, refleks ve pelvik taban kas değerlendirmesi ayrıntılı olarak yapılır.
- EMG’li Pelvik Taban Kas Aktivasyonu Testi: Pelvik taban kaslarının hareketi ve işlevselliğini değerlendirmek için yüzeyel elektrotlarla EMG ölçümleri yapılmaktadır. Bunlarla birlikte aynı zamanda pelvik taban fizyoterapistlerinin pelvik taban kaslarının fonksiyonunu değerlendirmesi gerekmektedir. Pelvik taban kaslarının fonksiyonu yukarıdaki testlerle anlaşılamaz. Bunun için pelvik tabandaki kaslara manuel veya yüzeyel elektrotlarla yapılan EMG değerlendirilmesi gerekmektedir.
- İlaç: Analjezikler ve antiinflamatuar ilaç grupları ağrının yönetiminde ve kas gevşemesine yönelik verilmektedir.
- Elektrik Stimülasyonu: Pelvik taban kasları üzerinde dolaşımı artırarak iyileşmeyi teşvik eder ve gevşeme sağlar. TENS (Transkütanöz Elektriksel Sinir Stimülasyonu), pelvik tabandaki sinirlerde uyarımı sağlayarak ağrı hissinin azalmasına ve ağrı kontrolünün sağlanmasına yardımcı olur.
- Biofeedback: Kişilere görsel ve işitsel bilgiler sunarak pelvik taban kaslarının kasılma ve gevşemesinin öğretilmesinde ve spazmatik döngünün kırılmasında etkili bir yöntemidir.
- Thiele Masajı: Levator ani kası üzerindeki spazmı çözmek ve pelvik taban kaslarının gevşemesini sağlamak için doktor veya pelvik taban fizyoterapistlerince rektal veya vajinal yolla son yıllarda uygulanması tavsiye edilen bir yöntemdir.
- Oturma Banyoları: Anorektal sorunları olan bireylerin 40°C’lik su içinde belli bir süre oturması o bölgedeki basıncı azaltıcı etkisi olduğu söylenmektedir. Ancak tek başına bir çözüm seçeneği olarak kullanılmamaktadır.
- Yoga: Pelvik tabandaki kas spazmı, gerginlik ve kas aşırı aktivitesine bağlı olarak gelişen ağrı bizim sadece o bölgemizi etkilemekle kalmaz tüm vücudumuzda da bazı ağrılara yol açarak psikolojik olarak da etkilenmemize sebep olur. Yoganın da kas gevşemesi ve buna bağlı olarak ağrıyı azaltma etkisi bilinmektedir.
Öncelikli olarak şubelerimize başvuran her danışanımızdan alanında uzman ve tecrübeli bir ekip tarafından ayrıntılı bir hikâye alımı ve fizik muayene gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda danışanlarımızın pelvik taban kaslarının kuvveti ve işleyiş mekanizmaları pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından değerlendirilmektedir.
Bunun yanı sıra danışanımızın pelvik taban kasları ile bağlantılı olan core kaslarını, solunum kaslarını ve postürlerini de değerlendirip kişiye özgü egzersiz programımızı hazırlıyoruz.
Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan ilk seansımızda danışanlarımıza pelvik taban sağlığı hakkında eğitim veriyoruz. Eğitim seansı içerisinde günlük yaşam alışkanlıkları, tuvalet alışkanlıkları, beslenme alışkanlıkları ve de izlenecek olan yol haritası hakkında bilgilendirmeler ve düzenlemeler yer almaktadır. Takiben ikinci seansımızda ise yine pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanan pelvik taban kas rehabilitasyonuna başlıyoruz. Uyguladığımız pelvik taban kas rehabilitasyon seanslarında solunum egzersizleri, manuel terapi yaklaşımları, elektroterapi uygulamaları, biofeedback eşlikli pelvik taban kas eğitimi ve klinik egzersiz yaklaşımlarından oluşan kombine fizyoterapi yaklaşımlarını kullanıyoruz. Danışanımızın pelvik taban kaslarını fark etmesi ve doğru çalıştırabilmesi için birebir kas eğitimini desteklemek amacıyla teknolojik ekipmanları seanslarımıza dahil ediyoruz.
Seansların gidişatı, kişinin ihtiyacına yönelik olarak şekillenmekle birlikte danışanın kaç seans alacağı ve seansların ne kadar uzun süreceği danışanın sürece olan cevabının durumuna göre değişmektedir. Rehabilitasyon merkezli yaklaşımımızın “kişiye özel” olmasına çok önem veriyor o nedenle her danışanımıza özel bir yaklaşım sunuyoruz. Başarı oranlarımızın bu denli yüksek ve kalıcı olmasını da bütüncül yaklaşım anlayışımıza borçluyuz.
Levator Ani Sendromu’na bağlı ağrılar nedeniyle daha fazla ağrı kesici ya da antidepresan grubu ilaç tüketimi artacaktır. Bunun sonucunda tek bir sistemi etkilemiş olan sorun giderek artan ilaç tüketimine bağlı olarak diğer sistemleri de etkilemesi kaçınılmaz olacaktır.
Pelvik tabanın spazmı artarak devam ederken mesane ve bağırsak problemleri de büyümeye devam edecektir. Bu durumda kişinin yaşam kalitesi düşecektir.
Levator ani kası nedir?
Levator ani kası pelvik tabanı oluşturan en önemli yapıdır. Bu kas mesane çıkışı dediğimiz üretra, vajina ve rektum dediğimiz kalın bağırsağın son noktasındaki kısma hem kapakçık hem de destek görevi sağlar.
Levator ani sendromu nedir?
Levator Ani Sendromu (LAS) ise pelvik taban kaslarının altta yatan herhangi bir patoloji veya travma ile açıklanamayan, sıklıkla anüs ve kalın bağırsağın son noktasında sık aralıklarla tekrar eden kronik bir ağrı, basınç, rahatsızlık hissi ile pelvik taban kaslarının spazmına bağlı aşırı aktivitesi olarak açıklanır.
Levator Ani sendromu belirtileri nelerdir?
- Rektumda ya da vajinada derin künt, donuk bir ağrı ve basınç hissi
- 30 dakika veya daha uzun süren ağrı periyotları
- Uyluk ve kalçaya yansıyan ağrı
- Rahatsız bir şeyin üstünde oturuyormuş hissi
- Bağırsak hareketleri ve uzun süre oturma ile artan ağrı
- Dışkılama ile artan ağrı ya da kabızlık
- Pelvik taban kaslarında ağrı ve spazm
- Cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında ağrı
Belirtilerin tanıdan en az 6 ay önce başlangıçlı olması ve son 3 ay her hafta bir gün yaşanmış olması kriter alınmaktadır.
Levator ani sendromunda hangi pelvik taban problemleri görülür?
Levator ani sendromunda yaşanan ağrıya bağlı olarak aşırı aktif bir pelvik taban kasları gelişecektir. Bu durum pelvik tabanın gerektiğinde gevşemesi ve gerektiğinde kasılmasını etkileyerek sorunlara yol açacaktır. Bu sorunlar; dışkılama esnasında kasların kasılarak bağırsağın tam boşaltılamamasına yol açabilir. Tam boşaltılamayan dışkılar birikerek kolonun anormal bir şekilde genişlemesine neden olabilir. Genişleyen kolon mesane üzerine baskı oluşturarak bazı mesane semptomlarına da neden olabilir. Tüm bunlar pelvik tabanı etkileyerek spazma uğratır ve pelvik tabanın fonksiyonunu kaybetmesine neden olur.
Levator ani sendromunda pelvik taban rehabilitasyonu etkili midir?
Pelvik taban rehabilitasyonu kombine birçok yaklaşımın uygulanması ile gerçekleştirilmektedir. Öncelikle danışanın güzel bir şekilde değerlendirilmesi sonucu kişiye özel yaklaşımla danışanın ihtiyacına yönelik bir protokol uygulanmaktadır. Biofeedback ile yapılan uygulamalarda danışana kaslarını nasıl kullanılacağı görsel ve işitsel yolla öğretilmektedir. Bunun yanında pelvik tabanın diğer kaslarla olan ilişkisi göz ardı edilmeyerek hem solunum hem de core stabilizasyon egzersizleri çalışılmaktadır. Tüm bu uygulamalar sonucunda danışanın semptomlarında iyileşme görülmektedir.