İdrar Kaçırma

İdrar Kaçırma

İdrar kaçırmayı 3 başlık altında inceleyebiliriz.

  • Stres Üriner İnkontinans
  • Sıkışma Tipi İnkontinans (Urge)
  • Mikst Tip Üriner İnkontinans

Nedir, Ne kadar yaygındır?

Üriner inkontinans (Üİ), miktarı ne olursa olsun her türlü istemsiz idrar kaçırma olarak tanımlanmaktadır. İleri yaşlarda daha sık karşılaşılan bir problem gibi görünse de bu sorun yaşlanmanın doğal bir sonucu olmayıp her yaşta görülebilen bir durumdur.

Erkeklerdeki ise Üİ prevalansı %17-20 civarındadır.

Öksürme, gülme, hapşırma, koşma veya ağır kaldırma gibi fiziksel hareketler veya aktiviteler idrar kaçırmanıza neden olarak mesanenye baskı (stres) uyguladığında stres üriner inkontinans (SÜİ) meydana gelir. Stres inkontinansı psikolojik stres ile ilişkili değildir. Stres inkontinansı kadınlarda erkeklere göre çok daha yaygındır.

SÜİ; üretrayı (pelvik taban kasları) destekleyen kaslar ve diğer dokular ile idrarı kontrol eden kaslar zayıfladığında ortaya çıkar. Mesane idrarla dolduğunda genişler. Ancak yukarıdaki kaslar zayıfladığında, karın ve pelvik taban kaslarına kuvvet uygulayan herhangi bir şey – örneğin hapşırma, eğilme, kaldırma veya sert gülme – mesaneye baskı uygulayabilir ve idrar kaçırmaya neden olabilir.

Pelvik taban kaslarınız ve sfinkter mekanizması aşağıdaki nedenlerle güç kaybedebilir:

Prostat ameliyatı: Erkeklerde prostat kanserini tedavi etmek için prostat bezinin cerrahi olarak çıkarılması (prostatektomi) stres inkontinansa yol açan en yaygın faktördür. Bu prosedür, prostat bezinin hemen altında bulunan ve üretrayı çevreleyen sfinkteri zayıflatabilir.

Stres inkontinansını kötüleştirebilecek diğer faktörler şunlardır:

  • Kronik öksürüğe neden olan hastalıklar (Örn: astım, KOAH)
  • Obezite
  • Sık öksürüğe neden olabilen sigara
  • Uzun yıllar boyunca koşma ve atlama gibi yüksek şiddetli aktiviteler yapılması
  • Diyabet

Mesaneye baskı uygulandığında idrar kaçırma, en önemli SÜİ belirtisidir. Hafif düzeyde SÜİ, ağır egzersiz, gülme, öksürme veya hapşırma gibi aktiviteler sırasında idrar kaçırmaya neden olabilir.

Orta ila şiddetli SÜİ olan bireyler ayakta durma veya eğilme gibi daha az yorucu aktiviteler sırasında bile bir çorba kaşığı idrar kaçırabilirler. Cinsel aktivite sırasında idrar kaçırma da görülebilen belirtiler arasındadır.

Danışanlara en etkin, zararsız ve sağlık sistemine yük olmadan en uygun seçeneği sunabilmek için detaylı ve doğru bir değerlendirmenin yapılması gereklidir.

Üİ danışanlarının değerlendirmesi bu konuda yeterli bilgi ve beceriye sahip multidisipliner bir ekip çalışmasıyla sağlanır. Değerlendirmede;

  1. Anamnez: Daha önceki ameliyatlar, işeme durumu, şikayetleri (dizüri, tekrarlayan enfeksiyonlar, nokturi, inkontinans, aciliyet hissi ve / veya frequency) ve ilaçlar dahil tam bir danışan öyküsü alınmalıdır. Danışanın semptomları arttırıcı aktiviteleri detaylıca sorgulanmalıdır.
  2. Stres Testi: Valsalva manevrası ile idrar kaçırmayı tespit etmektir. Mesane dolu iken litotomi pozisyonunda ve ayakta iken dikkatli bir şekilde yapılmalıdır.
  3. Ped Testi: Bu testin farked tartılır.lı prosedürleri bulunabilir. Sıklıkla Evde 24 saat boyunca emici pedler takılır daha sonrasında idrarın hacmini belirlemek için kullanımdan sonra p
  4. Mesane Günlüğü: Danışandan hikâye alırken 48 saatlik bir mesane günlüğü tutması istenir. İdrar günlüğünde danışan aldığı-çıkarttığı sıvı miktarını ve frekansını iki gün boyunca kaydeder.
  5. İdrar Tahlili: Test ile idrar örneğinde enfeksiyon belirtileri olup olmadığını kontrol edilir. İdrar tahlili, idrar yolu enfeksiyonunu (İYE) veya idrarda kan (hematüri) olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir. Bu işaretler varsa farklı bir sorunu gösterebilir.
  6. Üroflovmetri: İdrar akış hızı, detrusor kasılma kuvveti ve üretral direncin görülmesini sağlar. Sonrasında PVR değerlendirmesi kıymetlidir.
  7. Ultrason: Pelvik bölge veya abdominal ultrason mesane, böbrek ve diğer organların sağlığını değerlendirir.
  8. Sistoskopi: Bu test ile, mesane ve üretradaki tıkanıklıkları veya herhangi bir anormalliği aramak için mesaneye yerleştirilen bir madde kullanılır.
  9. Kas Aktivasyonu ve Kas Kuvveti Ölçümleri: Pelvik taban kas (PTK) aktivasyonu ve gücünü objektif olarak değerlendirmek amacıyla kullanılan birtakım testlemeler mevcuttur. Pelvik taban kaslarının kontraksiyonu ve gevşeme yeteneği hakkında sağlık profesyonellerine fikir verir.
  • İlaç Kullanımı: Pelvik taban disfoksiyonu olan SÜİ’lı danışanlarda sempatomimetik ilaçlar, östrojen desteği, trisiklik antidepresanlar ve duloksetin kullanılırken, mesanenin sık kasılması gibi semptomları olan Üİ’li danışanlarda ise antikolinerjik ilaçlar, antispazmotik ilaçlar ve trisiklik antidepresanlar tercih edilir.
  • Mesanede Botox Enjeksiyonları: Mesane aktif ve sık kasılmaları olan kişilere fayda sağlayabilir.
  • Biofeedback: Fizyolojik olayların bir ekran ve ses düzeneği aracılığı ile görsel ve işitsel sinyaller halinde danışana yansıtılma yöntemidir. Danışandan pelvik taban kaslarının nasıl kasıldığını görsel ve işitsel uyarıları algılayarak istenen hareketi gerçekleştirmesi beklenir.
  • Kegel Egzersizleri: Pelvik taban kaslarının güçlendirilmesi amacıyla uygulanan egzersiz biçimidir. Bu egzersizin doğru biçimde danışana öğretilmesi ve kaslar detaylıca değerlendirildikten sonra reçete edilmesi gerekmektedir.
  • Yapay Sfinkter Yerleşimi: Sıklıkla erkeklerde stres üriner inkontinansı çözüm için implante edilmiş bir protezdir. Hasar görmüş sfinkter kasının yerine yapay bir kas gibi çalışmayı hedefler. Enfeksiyonlar ve teknik problemlerden dolayı önemli komplikasyonları olabilmektedir.
  • İnternal Sakral Sinir Stimülasyonu: Halk arasında mesane pili olarak bilinir. Sakral sinir stimülasyon (nöromodülasyon) ameliyatlarının bir parçası olup inkontinansa sahip olan danışanlarda teknolojik bir girişimdir.
  • Askı Cerrahileri: İnkontinansın cerrahi çözüm yöntemlerinden ikisi TVT (transvaginal tape uygulaması) ve TOT (transobturator tape uygulaması) ameliyatlarıdır. Bu cerrahi operasyonlarda, anestezi altındaki danışana vajinal yoldan müdahale edilerek mesane boynu kaldırılır ve genital bölgedeki kemik yapısına asılır ya da vajina içerisine sabitlenir.

Öncelikli olarak şubelerimize başvuran her danışanımızdan alanında uzman ve tecrübeli bir ekip tarafından ayrıntılı bir hikaye alımı ve fizik muayene gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda danışanlarımızın pelvik taban kaslarının kuvveti ve işleyiş mekanizmaları pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından değerlendirilmektedir.

Bunun yanı sıra danışanımızın pelvik taban kasları ile bağlantılı olan core kaslarını, solunum kasları ve postürleri de değerlendirip kişiye özgü iyileştirme programımızı hazırlıyoruz.

Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan ilk seansımızda danışanlarımıza sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimi (üroterapi) veriyoruz. Üroterapi seansı içerinde günlük yaşam alışkanlıkları, tuvalet alışkanlıkları, beslenme alışkanlıkları ve de izlenecek olan yol haritası hakkında bilgilendirmeler ve düzenlemeler yer almaktadır. Takiben ikinci seansımız da ise yine pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanan pelvik taban kas rehabilitasyonuna başlıyoruz. Uyguladığımız pelvik taban kas rehabilitasyon seanslarında solunum egzersizlerini, manuel terapi yaklaşımlarını, elektroterapi uygulamalarını, biofeedback eşlikli pelvik taban kas eğitimini ve klinik egzersizleri yaklaşımlarından oluşan kombine fizyoterapi yaklaşımlarını kullanıyoruz. Danışanımızın pelvik taban kaslarını fark etmesi ve doğru çalıştırabilmesi için birebir kas eğitimini desteklemek amacıyla teknolojik ekipmanları programımıza dahil ediyoruz.

Sürecin gidişatı, kişinin ihtiyacına yönelik olarak şekillenmekle birlikte danışanın kaç seans alacağı ve seansların ne kadar uzun süreceği danışanın sürece olan cevabın durumuna göre değişmektedir. Rehabilitasyon merkezli programımızın “kişiye özel” olmasına çok önem veriyor o nedenle her danışanımıza özel bir yaklaşım sunuyoruz. Süreçteki başarı oranlarımızın bu denli yüksek ve kalıcı olmasını da bütüncül yaklaşım anlayışımıza borçluyuz.

İyileşme sürecine idrar kaçırma durumu idrar yolu enfeksiyonları, kas iskelet sistemi sorunları ve cinsel sorunları beraberinde getirebilir. Ayrıca inkontinans depresyon, stres, kendine saygının zedelenmesi ve toplum içinde utanç gibi psikososyal sorunlara neden olabilir. Bu sorunlar kendinizi toplumdan ayırmaya, iş ve sosyal yaşantınızın bozulmasına yol açabilir.

Nedir, Ne kadar yaygındır?

Sıkışma tipi/urge üriner inkontinans (UÜİ), ani ve acil işeme ihtiyacına neden olan bir üriner inkontinans türüdür. Danışanlar tuvalete yetişemeden önce istemsizce idrar kaçırabilir. Bazı insanlar gece boyunca birkaç kez olduğu gibi günde sekiz defadan fazla olmak üzere de işeme gerçekleştirebilirler.  

Erkeklerin %30'u hayatlarının bir noktasında UÜİ yaşadıklarını belirtmişlerdir.

UÜİ olan çoğu insanın aşırı aktif mesanesi de vardır.

Aşırı aktif bir mesane, mesanenizdeki kasların olması gerekenden daha sık kasılmasına neden olur. Bu, mesaneniz gerçekten dolmadan önce işemeniz gerektiği hissini verir.

Sorun yaşla birlikte daha yaygın hale gelse de, sağlık profesyonelleri idrar kaçırmayı yaşlanmanın normal bir parçası olarak görmezler.

UÜİ için diğer nedenler şunları içerir:

  • Diyabet
  • Histerektomi veya diğer pelvik cerrahiler
  • Antidepresanlar, diüretikler ve tansiyon ilaçları dahil ilaçlar
  • Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı ve multipl skleroz (MS) gibi nörolojik bozukluklar
  • Obezite
  • Sigara içmek
  • İdrar yolu enfeksiyonları (İYE)
  • Hamilelik ve doğum (özellikle vajinal doğum)
  • Herhangi bir nedenle pelvise önceden radyasyon tedavisi uygulanması
  • Prostat kanseri veya genişlemiş prostat (iyi huylu prostat hiperplazisi) gibi prostat sorunları

Acil, kontrol edilemeyen bir işeme ihtiyacı, UÜİ’nın en önemli belirtisidir. İdrar kaçırabilir veya kaçırmayabilirsiniz. İdrar kaçırmanız varsa, miktar diğer idrar kaçırma türlerine göre daha büyük olma eğilimindedir.

UÜİ’nın diğer belirtileri şunlardır:

  • Sık idrara çıkma (günde sekizden fazla) veya noktüri (gece birden fazla işeme).
  • Tuvalete gitmeden önce veya işedikten hemen sonra idrar kaçırma.
  • Uykuda yatağı ıslatma (enürezis).

Danışanlara en etkin, zararsız ve sağlık sistemine yük olmadan en uygun seçeneği sunabilmek için detaylı ve doğru bir değerlendirmenin yapılması gereklidir.

Üİ danışanlarının değerlendirmesi bu konuda yeterli bilgi ve beceriye sahip multidisipliner bir ekip çalışmasıyla sağlanır. Değerlendirmede;

  1. Anamnez: Daha önceki ameliyatlar, işeme durumu, şikayetleri (dizüri, tekrarlayan enfeksiyonlar, nokturi, inkontinans, aciliyet hissi ve / veya frequency) ve ilaçlar dahil tam bir danışan öyküsü alınmalıdır. danışanın semptomları arttırıcı aktiviteleri detaylıca sorgulanmalıdır.
  2. Mesane Günlüğü: Danışandan hikâye alırken 48 saatlik bir mesane günlüğü tutması istenir. İdrar günlüğünde danışan aldığı-çıkarttığı sıvı miktarını ve frekansını iki gün boyunca kaydeder.
  3. İdrar Tahlili: Test ile idrar örneğinde enfeksiyon belirtileri olup olmadığını kontrol edilir. İdrar tahlili, idrar yolu enfeksiyonunu (İYE) veya idrarda kan (hematüri) olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir. Bu işaretler varsa farklı bir sorunu gösterebilir.
  4. Üroflovmetri: İdrar akış hızı, detrusor kasılma kuvveti ve üretral direncin görülmesini sağlar. Sonrasında PVR değerlendirmesi kıymetlidir.
  5. Ultrason: Pelvik bölge veya abdominal ultrason mesane, böbrek ve diğer organların sağlığını değerlendirir.
  6. Sistoskopi: Bu test ile, mesane ve üretradaki tıkanıklıkları veya herhangi bir anormalliği aramak için mesaneye yerleştirilen bir madde kullanılır.
  7. Kas Aktivasyonu ve Kas Kuvveti Ölçümleri: Pelvik taban kas (PTK) aktivasyonu ve gücünü objektif olarak değerlendirmek amacıyla kullanılan birtakım testlemeler mevcuttur. Pelvik taban kaslarının kontraksiyonu ve gevşeme yeteneği hakkında sağlık profesyonellerine fikir verir.
  • Davranışsal Terapiler: Mesane eğitiminin amacı, işeme ile mesanede tutabileceği sıvı miktarı arasındaki aralıkları artırmaktır. Bu eğitim, aciliyet hissini ve sızıntıları azaltmaya yardımcı olabilir. Ek olarak aciliyet hissiyatını engellemek için de bazı davranışsal teknikler vardır. Bu teknikler ani idrara çıkma hissini kontrol etmeye yardımcı olmanın bir yoludur.
  • Pelvik Taban Kas Egzersizleri: Egzersizler, pelvik organları destekleyen kasları güçlendirir ve doğru bir şekilde çalışmasını sağlayabilir. Doğru sonuçlara ulaşmak, düzgün bir egzersiz protokolü ve düzenli egzersiz gerektirir. Bu egzersizlerin doğru biçimde danışana öğretilmesi ve kaslar detaylıca değerlendirildikten sonra reçete edilmesi gerekmektedir.
  • Biofeedback: Fizyolojik olayların bir ekran ve ses düzeneği aracılığı ile görsel ve işitsel sinyaller halinde danışana yansıtılma yöntemidir. danışandan pelvik taban kaslarının nasıl kasıldığını görsel ve işitsel uyarıları algılayarak istenen hareketi gerçekleştirmesi beklenir
  • İlaç Kullanımı: İlaçlar mesaneyi rahatlatmaya yardımcı olabilir. Bu ilaçlar UÜİ iyileştirmez, ancak mesane kontrolü problemlerini azaltmada veya ortadan kaldırmada faydalı olabilirler. Tek başına veya davranışsal seçeneklerle birlikte kullanılabilirler.
  • Mesanede Botox Enjeksiyonları: Mesane aktif ve sık kasılmaları olan kişilere fayda sağlayabilir.
  • Perkütan Tibial Sinir Stimülasyonu (PTNS): PTNS'de tibial sinir boyunca ayak bileğine küçük bir akupunktur iğnesi yerleştirilir. Elde taşınan bir cihaz, sinire hafif elektriksel darbeler iletmek için iğneye bağlanır. Bunlar tibial sinirden mesaneyi düzenleyen sakral sinir pleksusuna gider. Böylece aciliyet hissinin azaltılması ve mesanenin sık kasılmasının engellenmesi hedeflenir.
  • Sakral Nöromodülasyon Tedavisi (Interstim Sinir Stimülasyonu): Sakral nöromodülasyon uygulaması ayrıca doğrudan sakral sinirlere uygulanan elektriksel uyarıları da kullanır. Harici cihaz kullanılarak yapılan iki haftalık bir test semptomlarda iyileşme gösterirse, derinin altına Interstim adı verilen kalıcı bir cihaz implante edilir. Bu prosedür genel anestezi gerektirir.

Öncelikli olarak şubelerimize başvuran her danışanımızdan alanında uzman ve tecrübeli bir ekip tarafından ayrıntılı bir hikâye alımı ve fizik muayene gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda danışanlarımızın pelvik taban kaslarının kuvveti ve işleyiş mekanizmaları pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından değerlendirilmektedir.

Bunun yanı sıra danışanımızın pelvik taban kasları ile bağlantılı olan core kaslarını, solunum kasları ve postürleri de değerlendirip kişiye özgü iyileştirme programımızı hazırlıyoruz.

Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan ilk seansımızda danışanlarımıza sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimi (üroterapi) veriyoruz. Üroterapi seansı içerinde günlük yaşam alışkanlıkları, tuvalet alışkanlıkları, beslenme alışkanlıkları ve de izlenecek olan yol haritası hakkında bilgilendirmeler ve düzenlemeler yer almaktadır. Takiben ikinci seansımız da ise yine pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanan pelvik taban kas rehabilitasyonuna başlıyoruz. Uyguladığımız pelvik taban kas rehabilitasyon seanslarında solunum egzersizlerini, manuel terapi yaklaşımlarını, elektroterapi uygulamalarını, biofeedback eşlikli pelvik taban kas eğitimini ve klinik egzersizleri yaklaşımlarından oluşan kombine fizyoterapi yaklaşımlarını kullanıyoruz. Danışanımızın pelvik taban kaslarını fark etmesi ve doğru çalıştırabilmesi için birebir kas eğitimini desteklemek amacıyla teknolojik ekipmanları programımıza dahil ediyoruz.

Sürecin gidişatı, kişinin ihtiyacına yönelik olarak şekillenmekle birlikte danışanın kaç seans alacağı ve seansların ne kadar uzun süreceği danışanın sürece olan cevabın durumuna göre değişmektedir. Rehabilitasyon merkezli seanslarımızın “kişiye özel” olmasına çok önem veriyor o nedenle her danışanımıza özel bir yaklaşım sunuyoruz. İyileştirme programındaki başarı oranlarımızın bu denli yüksek ve kalıcı olmasını da bütüncül yaklaşım anlayışımıza borçluyuz.

UÜİ yetişkinlerde sıklıkla zihinsel sağlığınızı etkilemektedir. Şiddetli UÜİ olan bazı kişiler toplum içine çıkmaktan korkabilir. Kaçırma korkusuyla tuvaletten çok uzakta olmaktan endişe duyabilirler. Bu endişeler ile depresyon riski artabilir.

UÜİ fazla miktarlarda idrar kaçırmaya neden olabileceğinden, iyileştirme seçenekleri etkili olana kadar yetişkin bezleri veya mesane pedleri kullanmak istenilebilir. Ne yazık ki, sürekli bu pedlere maruz kalmak deri döküntülerine ve yaralara neden olabilir. Çok kilo alınırsa, sigara veya diğer beslenme alışkanlıkları düzenlenmezse belirtilerin daha da artması olasıdır.

Nedir, Ne kadar yaygındır?

Karışık (mixed) tip üriner inkontinans (MÜİ), pelvik taban kaslarının zayıflamasına bağlı olarak gelişen “stres tipi üriner inkontinas” ile mesane kaslarının aşırı aktif çalışmasından kaynaklanan “sıkışma tipi idrar kaçırma” belirtilerini bir arada yaşanmasından kaynaklanır. Kadınlarda daha sık görülse de, prostat cerrahisi geçmişi olan erkekler ve ileri yaştakiler de MİÜ’den şikayetçi olabilirler.

Her 5 yetişkinden 1’i hayatlarının bir noktasında MÜİ semptomlarına sahip olduğunu belirtmişlerdir.

MÜİ hem stres üriner inkontinansın (SÜİ) hem de sıkışma tipi inkontinansın (UÜİ) nedenlerini paylaşır.

SÜİ genellikle; üretrayı (pelvik taban kasları) destekleyen kaslar ve diğer dokular ile idrarı kontrol eden kaslar zayıfladığında ortaya çıkar. Mesane idrarla dolduğunda genişler. Ancak yukarıdaki kaslar zayıfladığında, karın ve pelvik taban kaslarına kuvvet uygulayan herhangi bir şey – örneğin hapşırma, eğilme, kaldırma veya sert gülme – mesaneye baskı uygulayabilir ve idrar kaçırmaya neden olabilir.

UÜİ olan çoğu insanın ise aşırı aktif mesanesi de vardır. Aşırı aktif bir mesane, mesanenizdeki kasların olması gerekenden daha sık kasılmasına neden olur. Bu, mesaneniz gerçekten dolmadan önce işemeniz gerektiği hissini verir.

Bu iki tipteki semptomların bir arada olmasıyla MÜİ karşımıza çıkar.

Tiroid sorunları ve kontrolsüz diyabet gibi diğer tıbbi durumlar, diüretikler gibi bazı ilaçlar gibi MÜİ semptomlarını kötüleştirebilir.

MÜİ belirtileri; SÜİ ve UÜİ belirtilerinin karması olarak karşımıza çıkabilir.

Mesaneye baskı uygulandığında idrar kaçırma görülebilir. Ayrıca acil ve kontrol edilemeyen bir işeme ihtiyacı da belirtiler arasındadır.

MÜİ’nın diğer belirtileri olarak şunlar görülebilir:

  • Sık idrara çıkma (günde sekizden fazla) veya noktüri (gece birden fazla işeme).
  • Tuvalete gitmeden önce veya işedikten hemen sonra idrar kaçırma.
  • Koşarken, ya da ağırlık kaldırıldığında sıklıkla idrar kaçırma
  • Tuvalete yetişmekte zorlanma

Danışanlara en etkin, zararsız ve sağlık sistemine yük olmadan en uygun seçeneği sunabilmek için detaylı ve doğru bir değerlendirmenin yapılması gereklidir.

Üİ danışanlarının değerlendirmesi bu konuda yeterli bilgi ve beceriye sahip multidisipliner bir ekip çalışmasıyla sağlanır. Değerlendirmede;

  1. Anamnez: Daha önceki ameliyatlar, işeme durumu, şikayetleri (dizüri, tekrarlayan enfeksiyonlar, nokturi, inkontinans, aciliyet hissi ve / veya frequency) ve ilaçlar dahil tam bir danışan öyküsü alınmalıdır. danışanın semptomları arttırıcı aktiviteleri detaylıca sorgulanmalıdır.
  2. Stres Testi: Valsalva manevrası ile idrar kaçırmayı tespit etmektir. Mesane dolu iken litotomi pozisyonunda ve ayakta iken dikkatli bir şekilde yapılmalıdır.
  3. Ped Testi: Bu testin farklı prosedürleri bulunabilir. Sıklıkla Evde 24 saat boyunca emici pedler takılır daha sonrasında idrarın hacmini belirlemek için kullanımdan sonra ped tartılır.
  4. Mesane Günlüğü: Danışandan hikâye alırken 48 saatlik bir mesane günlüğü tutması istenir. İdrar günlüğünde danışan aldığı-çıkarttığı sıvı miktarını ve frekansını iki gün boyunca kaydeder.
  5. İdrar Tahlili: Test ile idrar örneğinde enfeksiyon belirtileri olup olmadığını kontrol edilir. İdrar tahlili, idrar yolu enfeksiyonunu (İYE) veya idrarda kan (hematüri) olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir. Bu işaretler varsa farklı bir sorunu gösterebilir.
  6. Üroflovmetri: İdrar akış hızı, detrusor kasılma kuvveti ve üretral direncin görülmesini sağlar. Sonrasında PVR değerlendirmesi kıymetlidir.
  7. Ultrason: Pelvik bölge veya abdominal ultrason mesane, böbrek ve diğer organların sağlığını değerlendirir.
  8. Sistoskopi: Bu test ile, mesane ve üretradaki tıkanıklıkları veya herhangi bir anormalliği aramak için mesaneye yerleştirilen bir madde kullanılır.
  9. Kas Aktivasyonu ve Kas Kuvveti Ölçümleri: Pelvik taban kas (PTK) aktivasyonu ve gücünü objektif olarak değerlendirmek amacıyla kullanılan birtakım testlemeler mevcuttur. Pelvik taban kaslarının kontraksiyonu ve gevşeme yeteneği hakkında sağlık profesyonellerine fikir verir.
  • Davranışsal Terapiler: Mesane eğitiminin amacı, işeme ile mesanede tutabileceği sıvı miktarı arasındaki aralıkları artırmaktır. Bu eğitim, aciliyet hissini ve sızıntıları azaltmaya yardımcı olabilir. Ek olarak aciliyet hissiyatını engellemek için de bazı davranışsal teknikler vardır. Bu teknikler ani idrara çıkma hissini kontrol etmeye yardımcı olmanın bir yoludur.
  • İlaç Kullanımı: Pelvik taban disfoksiyonu olan MÜİ’lı danışanlarda sempatomimetik ilaçlar, östrojen desteği, trisiklik antidepresanlar ve duloksetin kullanılırken, mesanenin sık kasılması gibi semptomları olan Üİ’li danışanlarda ise antikolinerjik ilaçlar, antispazmotik ilaçlar ve trisiklik antidepresanlar tercih edilir.
  • Biofeedback: Fizyolojik olayların bir ekran ve ses düzeneği aracılığı ile görsel ve işitsel sinyaller halinde danışana yansıtılma yöntemidir. danışandan pelvik taban kaslarının nasıl kasıldığını görsel ve işitsel uyarıları algılayarak istenen hareketi gerçekleştirmesi beklenir.
  • Mesanede Botox Enjeksiyonları: Mesane aktif ve sık kasılmaları olan kişilere fayda sağlayabilir.
  • Perkütan Tibial Sinir Stimülasyonu (PTNS): PTNS'de tibial sinir boyunca ayak bileğine küçük bir akupunktur iğnesi yerleştirilir. Elde taşınan bir cihaz, sinire hafif elektriksel darbeler iletmek için iğneye bağlanır. Bunlar tibial sinirden mesaneyi düzenleyen sakral sinir pleksusuna gider. Böylece aciliyet hissinin azaltılması ve mesanenin sık kasılmasının engellenmesi hedeflenir.
  • Enjeksiyonlar: SÜİ semptomlarını en aza indirmek için mesane boynu ve üretra çevresindeki dokulara hacim artırıcı maddeler enjekte edilebilir. İşlem yaklaşık yarım saat sürer ve lokal anestezi ile yapılır. Vücut zamanla belirli hacim artırıcı ajanları ortadan kaldırabileceğinden, enjeksiyonların tekrarlanması gerekebilir.
  • Cerrahi Prosedürler: Hekimler tarafından sıklıkla önerilen 2 cerrahi prosedür vardır. Birincisi mesane boynunu desteklemek için sütürlerin yerleştirilmesini içeren retropubik süspansiyon cerrahisidir.Diğeri ise bir kesi ile gerçekleştirilen ve mesanenin boynunu desteklemek için bir hamak oluşturmak için kendi dokunuzdan bir şerit veya başka malzemeler kullanmayı içeren askı prosedürlerini içerir. Cerrahi operasyonlar MÜİ tamamen iyileştiremeybilir. Başarı oranları MÜİ için düşüktür.

Öncelikli olarak şubelerimize başvuran her danışanımızdan alanında uzman ve tecrübeli bir ekip tarafından ayrıntılı bir hikaye alımı ve fizik muayene gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda danışanlarımızın pelvik taban kaslarının kuvveti ve işleyiş mekanizmaları pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından değerlendirilmektedir.

Bunun yanı sıra danışanımızın pelvik taban kasları ile bağlantılı olan core kaslarını, solunum kasları ve postürleri de değerlendirip kişiye özgü iyileştirme programımızı hazırlıyoruz.

Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan ilk seansımızda danışanlarımıza sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimi (üroterapi) veriyoruz. Üroterapi seansı içerinde günlük yaşam alışkanlıkları, tuvalet alışkanlıkları, beslenme alışkanlıkları ve de izlenecek olan yol haritası hakkında bilgilendirmeler ve düzenlemeler yer almaktadır. Takiben ikinci seansımız da ise yine pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanan pelvik taban kas rehabilitasyonuna başlıyoruz. Uyguladığımız pelvik taban kas rehabilitasyon seanslarında solunum egzersizlerini, manuel terapi yaklaşımlarını, elektroterapi uygulamalarını, biofeedback eşlikli pelvik taban kas eğitimini ve klinik egzersizleri yaklaşımlarından oluşan kombine çözüm yaklaşımlarını kullanıyoruz. Danışanımızın pelvik taban kaslarını fark etmesi ve doğru çalıştırabilmesi için birebir kas eğitimini desteklemek amacıyla teknolojik ekipmanları programımıza dahil ediyoruz.

Sürecin gidişatı, kişinin ihtiyacına yönelik olarak şekillenmekle birlikte danışanın kaç seans alacağı ve seansların ne kadar uzun süreceği danışanın iyileştirme programına olan cevabın durumuna göre değişmektedir. Rehabilitasyon merkezli programımızın “kişiye özel” olmasına çok önem veriyor o nedenle her danışanımıza özel bir yaklaşım sunuyoruz. Süreçteki başarı oranlarımızın bu denli yüksek ve kalıcı olmasını da bütüncül yaklaşım anlayışımıza borçluyuz.

İyileştirilmemiş idrar kaçırma durumu idrar yolu enfeksiyonları, kas iskelet sistemi sorunları ve cinsel sorunları beraberinde getirebilir. Ayrıca inkontinans depresyon, stres, kendine saygının zedelenmesi ve toplum içinde utanç gibi psikososyal sorunlara neden olabilir. Bu sorunlar kendinizi toplumdan ayırmaya, iş ve sosyal yaşantınızın bozulmasına yol açabilir.

Ayrıca, çözüm seçenekleri etkili olana kadar yetişkin bezleri veya mesane pedleri kullanmak istenilebilir. Ne yazık ki, sürekli bu pedlere maruz kalmak deri döküntülerine ve yaralara neden olabilir. Çok kilo alınırsa, sigara veya diğer beslenme alışkanlıkları düzenlenmezse belirtilerin daha da artması olasıdır.