Kronik Pelvik Ağrı

Kronik Pelvik Ağrı

Nedir, Ne kadar yaygındır?

Kronik pelvik ağrı hem kadın hem erkek popülasyonda gözlenebilen bir problemdir. Erkeklerde ve kadınlarda gözlenen kronik pelvik ağrının sebepleri birbirinden farklı olmaktadır.

Erkeklerde çoğunlukla kronik prostatit sebebiyle ortaya çıkan kronik pelvik ağrı sendromu başa çıkması zor bir durum olabilmektedir. Her yaştan erkeği etkileyebilen ve yaygın olarak gözlenen bu problem mutlaka değerlendirilmelidir.

Kronik pelvik ağrının nedenleri ürolojik, psikolojik, gastrointestinal ve/veya kas-iskelet sistemi temelli olabilmektedir.

  • Prostat problemleri
  • Mesane ile ilgili problemler
  • Skrotal-testis-penis ile ilgili problemler
  • Kabızlık
  • İrritabl bağırsak sendromu
  • Seksüel problemler erkeklerde kronik pelvik ağrıya neden olabilmektedir. Ayrıntılı değerlendirme bu konuda oldukça önemlidir.

Erkeklerde ortaya çıkan kronik pelvik ağrının ilk ve en sık olarak gözlenen belirtisi ağrıdır. Kronik pelvik ağrı pelvik, perineal ve/veya genital bölgede meydana gelen en az 6 aydır varlığını koruyan ağrı,rahatsızlık hissi ile karakterizedir. Ağrıya ek olarak gözlenebilen diğer belirtiler aşağıdaki gibi olabilmektedir:

  • İdrar yaparken ağrı
  • İdrar kesesini tam boşaltamama
  • İdrarı yapmada zorluk
  • Sık idrara çıkma
  • Kesik kesik idrar yapma
  • Cinsel işlevle ilgili bozukluklar
  • Boşalma sırasında ağrı
  • Yorgunluk
  • Kas ağrıları
  • Artralji

Kronik pelvik ağrının karmaşık yapısından dolayı teşhis koymak bazı durumlarda zor olabilmektedir. Öncelikli olarak kronik pelvik ağrı tanısı koyabilmek için mutlaka benzer semptomlar gösteren diğer durumları elemek gerekmektedir.

  • Hikaye Alımı: Değerlendirme yapılırken kişiden ayrıntılı bir hikaye almak oldukça önemlidir. Semptomların başlangıcı, belirtiler, belirtileri arttıran ve azaltan faktörleri bilmek süreçte gidişatında da oldukça önemli rol oynamaktadır. Kronik pelvik ağrılı danışanların çoğu, doğru tanının konması için seneler harcamakta ve çok farklı yerleri dolaşmak zorunda kalmaktadır.
  • Kan ve İdrar Tahlili: Doğru teşhis konulabilmesi için benzer semptomlar gösteren durumları dışlamak gerekmektedir. Bundan dolayı ayırıcı tanıda kan ve idrar tahlillerinin yapılması önemli olmaktadır.
  • Fizik Muayene: Nörolojik muayeneye ek olarak abdominal ve pelvik bölgelerinin muayenesi, rektal muayene oldukça önemlidir. Prostatın, penisin ve skrotumların değerlendirilmesi erkeklerde kronik pelvik ağrı tanısı konulması için gerekli olmaktadır.
  • Üroflovmetri Testi: İdrar akış testi olarak da bilinen üroflovmetri uygulaması oldukça kolay ve hızlı şekilde sonuç veren bir testtir. Herhangi bir rahatsız edici ya da ağrılı durum içermeyen bu test kişinin işeme eğrisi, idrar miktarı, idrar yapma hızı ve süresi, idrar yapma sırasında pelvik taban kaslarının kasılıp kasılmadığı ile ilgili bilgi vermektedir. Testin uygulanması için kişilerden belirli miktarda su içip idrara sıkışması istenmektedir. Daha sonrasında kişinin pelvik taban kas aktivasyonu görebilmek için makat bölgesine iki adet yüzeyel EMG elektrodu yapıştırılarak bilgisayar ile bağlantı kurabilen özel bir idrar kabına idrar yapması istenmektedir.
  • EMG Pelvik Taban Kas Aktivasyon Ölçümü: Pelvik taban kaslarının fonksiyonelliğini ve aktivasyonunu değerlendirmek amacıyla yüzeyel elektrotların kullanıldığı EMG cihazı ile değerlendirme yapılmaktadır. Bununla birlikte pelvik taban fizyoterapistleri tarafından pelvik taban kaslarının fonksiyonu manuel olarak da mutlaka değerlendirilmelidir.
  • Ağrı Değerlendirilmesi: Ağrının süresi, başlangıcı, yapısı ve yoğunluğu oldukça önemlidir. Ağrı değerlendirmek için farklı yöntemler kullanılabilmektedir. Ağrıyı arttıran, azaltan faktörlerin ayrıntılı şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir.

Uygulanacak terapi danışandan danışana değişebilmektedir. Burada alanında uzman hekim takibinde ilerlemek oldukça önemlidir.

  • İlaç Kullanımı: Prostat enfeksiyonu mevcut olduğunda antibiyotik kullanımı, prostat ve mesane çevresi kasları gevşetmek amacıyla alfa blokerler ve ağrının hafifletilmesinde yardımcı olması amacıyla antienflamatuvar ilaçlar kullanılabilmektedir.
  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Asitli içecek ve çay-kahve tüketiminin sınırlandırılması, sıvı alımının düzenlenmesi, kişi eğer kilolu ise kilo vermeye teşvik edilmesi, mesane için sağlıklı yiyecek ve içeceklerin tüketilmesi gibi uygumalar kronik pelvik ağrı şikayetlerinde etkili olabilmektedir. Ayrıca kişilerin stresten uzak bir yaşam sürmesi, stres ve kaygı kontrolünün sağlanması semptomlar üzerinde etkili olabilmektedir.
  • Pelvik Taban Kas Rehabilitasyonu: Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan rehabilitasyon ile vücut farkındalığı, solunum egzersizleri, manuel terapi yöntemleri, pelvik taban kas egzersizleri gerçekleştirilmektedir. Bu rehabilitasyon ile pelvik taban kasları doğru fonksiyonuna ulaşarak semptomların ortadan kalkması amaçlanmaktadır.

Öncelikli olarak şubelerimize başvuran her danışanımızdan alanında uzman ve tecrübeli bir ekip tarafından ayrıntılı bir hikaye alımı ve fizik muayene gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda danışanlarımızın pelvik taban kaslarının kuvveti ve işleyiş mekanizmaları pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından değerlendirilmektedir.

Bunun yanı sıra danışanımızın pelvik taban kasları ile bağlantılı olan core kaslarını, solunum kasları ve postürleri de değerlendirip kişiye özgü olan seanslarımızı hazırlıyoruz.

Pelvik taban fizyoterapistleri tarafından uygulanan ilk seansımızda danışanlarımıza sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimi (üroterapi) veriyoruz. Üroterapi seansı içerinde günlük yaşam alışkanlıkları, tuvalet alışkanlıkları, beslenme alışkanlıkları ve de izlenecek olan yol haritası hakkında bilgilendirmeler ve düzenlemeler yer almaktadır. Takiben ikinci seansımız da ise yine pelvik taban fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanan pelvik taban kas rehabilitasyonuna başlıyoruz. Uyguladığımız pelvik taban kas rehabilitasyon seanslarında solunum egzersizlerini, manuel terapi yaklaşımlarını, elektroterapi uygulamalarını, biofeedback eşlikli pelvik taban kas eğitimini ve klinik egzersizleri yaklaşımlarından oluşan kombine fizyoterapi yaklaşımlarını kullanıyoruz. Danışanımızın pelvik taban kaslarını fark etmesi ve doğru çalıştırabilmesi için birebir kas eğitimini desteklemek amacıyla teknolojik ekipmanları seanslarımıza dahil ediyoruz.

Sürecin gidişatı, kişinin ihtiyacına yönelik olarak şekillenmekle birlikte danışanın kaç seans alacağı ve seansların ne kadar uzun süreceği danışanın sürece olan cevabın durumuna göre değişmektedir. Rehabilitasyon merkezli seanslarımızın “kişiye özel” olmasına çok önem veriyor o nedenle her danışanımıza özel bir yaklaşım sunuyoruz.  Başarı oranlarımızın bu denli yüksek ve kalıcı olmasını da bütüncül yaklaşım anlayışımıza borçluyuz.

Kronik pelvik ağrı şikayetleri çözümlenmez ise kişilerin yaşam kalitesini etkileyerek stres ve anksiyeteye yol açabilir. Uzun süre devam eden ağrılar vücudumuzdaki ağrı mekanizmasının tamamen bozulmasına yol açarak gün geçtikçe daha da karmaşık bir hale gelebilmektedir.

Cinsel hayatın etkilenmesiyle birlikte ilişkilerde de problemler yaşanabilmektedir.

Altta yatan problemler sürdüğü durumlarda durum daha şiddetli bir hal alabilmektedir.

Pelvik taban rehabilitasyonu pelvik ağrının iyileşme sürecinde nasıl etki eder?

Kronik pelvik ağrının iyileşme sürecinde, pelvik taban rehabilitasyonu idrar ve dışkılamadan sorumlu olan pelvik taban kaslarımızın fonksiyonel bir duruma gelmesini sağlayarak etki etmektedir.

Pelvik taban rehabilitasyonunu içerisinde uygulanan nefes teknikleri ve egzersizleri ile birlikte vücutta sempatik/parasempatik aktivasyon dengelenebilir, kor bölgesinde önemli rolü olan diyafram kası geliştirilebilir.

Uygulanan manuel terapi yöntemleri ile birlikte gergin olan pelvik taban kaslarının gevşemesine yönelik uygulamalar yapılabilir.

Pelvik taban fizyoterapistinin uygun gördüğü pelvik taban gevşetme egzersizleri ve eğer uygunsa kuvvetlendirme egzersizleri ile kişilerin kas fonksiyonları normal duruma getirilmeye çalışılmaktadır.

Kronik pelvik ağrıdan kurtulabilir miyim?

Kronik pelvik ağrı hem teşhisi hem tedavisi zor olan durum haline gelebilmektedir. Ayrıntılı değerlendirme, kişiye uygun özel hazırlanan tedavi yöntemleri büyük önem taşımaktadır. Stres yönetiminin sağlanması, yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi, pelvik taban kas rehabilitasyonu ile birlikte kronik pelvik ağrının etkileri ortadan kalkmaktadır. Fakat burada önemli olan iyi bir değerlendirme yapılarak altta yatan sebepleri anlayabilmek, onlara yönelik tedavi uygulayabilmektir. Umutsuz olmamak, tedaviye inanmak ve tedaviyi uygulayan uzmana güvenmek en hassas noktalardandır.

Kronik pelvik ağrı cinsel problemlere yol açar mı?

Kronik pelvik ağrı hem kadın hem erkek popülasyonda cinsel problemlere yol açabilir ya da cinsel yaşamın kalitesini olumsuz olarak etkileyebilir.  Erkeklerde sertleşme problemleri, erken boşalma, boşalma sırasında ağrı gibi belirtilerle ortaya çıkabileceği gibi kadınlarda da cinsel ilişki sırasında ağrı, acı şeklinde ortaya çıkabilmektedir. Cinsel yaşamın kalitesi için mutlaka kronik pelvik ağrı tedavi edilmelidir.

Kronik pelvik ağrı yorgunluğa yol açabilir mi?

Hem kadınlarda hem erkeklerde karşımıza çıkabilen, yaşam kalitesini negatif etkileyen kronik pelvik ağrı problemi kişilerde sistemsel etkilere de sahip olabilmektedir. Kronik pelvik ağrı mekanizmasının karmaşıklığı, çok yönlü ve birçok sistemi etkileyebilen bir problem olması nedeniyle yorgunluk, kaygı gibi etkilenimlere de yol açabilmektedir. Mutlaka alanında uzman ekip tarafından değerlendirilmesinde fayda vardır.

Kronik pelvik ağrı kendiliğinden geçer mi?

Kronik pelvik ağrı problemi yaşayan kişiler genelde doktor doktor gezerler, tam teşhisin konulmasının zorluğundan dolayı birçok farklı alana danışırlar. Tedavi için de birçok farklı yöntem denemelerine rağmen sonuç alamadıklarında umutsuzluğa kapılırlar. Bu döngüde kaygı, stres, yorgunluk iyice artar ve kişiler gittikçe umutsuzluğa kapılırlar.

Kronik pelvik ağrının kendiğinden geçmesini beklemek çok da mantıklı bir düşünce olmayacaktır. Altta yatan problemi doğru anlamak, ağrı mekanizmaları üzerine çalışmak gerekmektedir. Bu yüzden ağrı problemi yaşıyorsanız kendiliğinden geçmesini beklemek yerine mutlaka alanında uzman bir ekibe danışmakta fayda vardır.